Galvanizleme Sektörü Ve Marmara Siegener Galvaniz

Galvanizleme yaklaşık 150 yıldır tüm dünyada artan oranda kullanılan bir metal kaplama yöntemidir

Metal Medya

21 Ocak 2011 Cuma 10:03

Galvanizleme

Galvanizleme yaklaşık 150 yıldır tüm dünyada artan oranda kullanılan bir metal kaplama yöntemidir. Sanayileşmenin başladığı yıllarda özellikle enerji nakil hatlarının korozyona karşı korunmasında, köprüler, alt ve üst yapı konstrüksiyonları, ve yapısal çelikler in kaplanmasında yopun bir şekilde kullanılmaya başlandı. Özellikle 2. Dünya savaşından sonra galvaniz kullanımı tüm dünyada hızla arttı. Galvanizin faydasının yıllar içinde ortaya çıkması maddi geri kazançların görülmesi kullanım alanını genişletti. Demir çelik ten mamul tasarımı galvanizlemeye uygun hemen hemen her ürün galvanizlenebilir. Örnek vermek gerekirse günlük yaşamda karşılaştığımız korkuluklar-çitler, merdivenler, park bahçe elemanları, çöp konteynerleri, köprüler, çelik binalar, aydınlatma direkleri, ENH hatları sayılabilir.

Galvanizin faydaları

Kabaca sıralayacak olursak;

Galvanizleme’nin tüm dünyada alternatif kaplamalara göre tercih edilmesinin ilk sebebi uzun ömürlü ve ekonomik olmasıdır. Bu fayda ülke ekonomisine yıllık bazda milyar dolarlarla ifade edilen çok ciddi parasal katkı sağlar.

Çevreci bir kaplama yöntemidir. Çünkü SDG’nin hammaddesi çinko 100 geri dönüştürülebilir. Küresel ısınma ya etkisi standart boyalardan 3 kat daha azdır. Atıklarının ticari değeri yüksektir. Çinko atıklarının türevleri geri dönüştürülerek ilaç sanayinden, gübreye, lastik sektöründen gıdaya kadar pek çok yerde kullanılır.

Uzun ömürlüdür.SDG, 80-100 yıla varan dayanım ömrü boyunca bakım gerektirmez. Zaman tasarrufu sağlar. SDG uygulanmış ürünler seri bir şekilde monte edilebilirler. Boya vs uygulamalar gibi mevsimsel özelliklerde (soğuk-yağmur vs) etkilenmez.

Marmara Siegener Galvaniz ve faaliyetleri

2004 yılından bugüne İzmit’te Sıcak Daldırma Galvaniz alanında faaliyet gösteren firmamız Marmara Galvaniz, Avrupa’da sektöründe 125 yıllık tecrübesi ve güvenirliliğiyle söz sahibi olan Siegener Verzinkerei Holding ile 2008 yılı Eylül ayında imzalanan ortaklık anlaşması sonucunda faaliyetlerine Marmara-Siegener Galvaniz A.Ş. olarak devam ediyor. Bu ortaklıkla daha da güçlenen yapımızla Marmara-Siegener Galvaniz A.Ş olarak, yüksek teknoloji, 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet anlayışıyla İzmit’teki tesisimizde yıllık 30 bin ton galvanizleme kapasitesine sahibiz. Başta yapısal Çelikler, enerji sektörü, inşaat, dekorasyon, otomotiv, tarım olmak üzere metal işleri yapan hemen her sektöre hitap ediyoruz. Firma olarak her yıl WIN fuarına katılıyoruz. Bölgesel fuarlara katılmayı değerlendiriyoruz. Yeni yapımızın getirdiği sinerjiyle yurtdışı fuarlara da katılmayı planlıyoruz.

Galvanizleme bilinci

Türkiye de galvaniz bilincinin oluşmasını sağlaması açısından bu çok önemli bir konu. Çünkü galvanizleme şu 3 aşamadan oluşur; Tasarım-imalat-galvanizleme. Bu ayrılmaz üçlünün en önemli kısmı tasarımdır. Galvanizlenecek malzemelerin galvanizleme prosesine uygun dizayn edilmesi gerekir. Ve bunun projenin çizildiği anda yapılması gerekir. Maalesef ülkemizde galvanizleme bilincinin azlığı dolayısıyla pek çok proje mühendisi bile galvanize uygun tasarımı bilmiyor. Ve çelik imalatlar uygun tasarımla çizilmiyor. Oysa yurtdışından gelen projelerin tamamı galvanize uygun delik, drenaj askılama vs. detayları çizilmiş halde geliyor. Bu şekilde imal edilen çelik yapılar biz galvanizcilere inanılmaz bir avantaj sağlıyor. Hızımızı ve kalitemizi arttırıyor. Güvenlik açısından avantaj sağlıyor. Çinko sarfiyatını azaltıyor. Bu tasarım kurallarını biz özel baskılarla, katalog ve el kitaplarıyla sürekli dağıtıyoruz. Tüm imalatçılardan isteğimiz bu konuya dikkat etmeleri.

Galvaniz sektörümüzün diğer ülkelerle olan karşılaştırması

Bu konuda ülkemiz maalesef çok gerilerde. Öncelikle çelik kullanım oranlarından bahsedeceksek olursak –ki bu bir çağdaşlık göstergesidir- gelişmiş ülkelerde 600 Kg/kişi iken ülkemizde bu oran 350 Kg seviyesinde.(IGEME Sektör Raporu) . Çeliğin ömrüne ömür katan galvanizleme sağladığı fayda ilişkisi sebebiyle demir çelik sektörünün de ayrılmaz bir parçası konumundadır. Kullanılan toplam çelik Avrupa ülkelerinde 40 a varan oranda galvanizlenirken ülkemizde bu oran 5-7 seviyelerinde. Galvanizleme tesisi sayısı da önemli bir gösterge. Mesela Avrupa ortalamasına göre her 2000 km2’ye bir tesis düşerken, ülkemizde yaklaşık 25.000 km2’ye bir tesis düşmektedir. Tesis sayısı bölgesel dağılımı da çok dengesiz ülkemizde; Sanayi bölgelerinde bir yoğunlaşma var. Fakat Anadolu’ya yayılmış değil. Bu da kaliteli ve dengeli bir dağılımı engelliyor. Bilinç eksikliğinin göstergesi kabul edilebilir. Galvanizlenen çelik konstrüksiyonların çoğu yurtdışına gönderiliyor. Bireysel kullanım çok düşük. Şehir mobilyalarında Avrupa da gözle görünen tüm park bahçe ekipmanları galvanizli iken ülkemizde bu alanda kullanım yok denecek kadar az. Demir Çelik ile Galvanizin bir başka kardeşliği var; Her ikisinin de temel hammaddesi (Demir ve Çinko) 100 geri dönüştürülebilir. Küresel ekonomik kriz ve küresel ısınmanın birlikte yaşandığı şu günlerde bu kardeşliğin hem ekonomi hem de çevre için ne kadar önemi olduğu bir kez daha öne çıkıyor

Sektördeki kalifiye eleman sorunu

Sektörde akademik ve literatür eksikliği çok hissediyoruz. Üniversitelerde galvanizleme konusu sadece bir alt başlık, bir ders olarak gösteriliyor. Gerekli talep olmayınca gerekli ilgide üniversiteler tarafından gösterilmiyor. Bunun zaman içerisinde aşılacağını umuyoruz. Ara eleman sıkıntısı da had safhada. Dışarıdan eleman yetiştiren bir kurum yok. Dolayısıyla her galvanizci kendi elemanını kendi yetiştiriyor ya da diğer galvanizciden transfer ediyor. Buda zaman ve kalite kaybına sebep oluyor.

GALDER’in çalışmaları

Derneğin gerçekten galvanizcilerin ihtiyacı olduğuna yürekten inanıyorum. Bunun içinde kuruluş ve kurumsallaşma aşamalarında çok emek verdik. Ama burada tüm iş galvanizcilere, galvaniz tesisi sahiplerine düşüyor. Sektörle bağlantılı herkes bu derneğe sahip çıkmalı. Sektördeki firma sahip ve yöneticilerinden büyük destek lazım. Kısa vadeli düşünmemek lazım. Sonuç itibariyle mevcut pastanın büyümesi hem ülke kalkınmasına fayda sağlayacak, hem yatırımcıları hem de kullanıcıları memnun edecektir. Krizi zamanlarında sektördeki daralmaya, kapasite kullanım azlığına rağmen ülkemizde galvaniz sektörü henüz başlangıç seviyesinde diyebiliriz. Daha yapılacak çok iş var. Öncelikle talebin arttırılması lazım… Bunu galvanizciler tek başına yapamaz. Profesyonelce yönetilecek bir resmi kuruluşu ihtiyacımız var. Hem ülkemiz devlet kademesindeki temsil ve ilişkilerin yürütülmesi hem de uluslar arası kuruluşlarla yapılacak olan işbirlikleri için bu şart.

İleriye yönelik hedefler ve yeni projeler

Marmara-Siegener Galvaniz A.Ş olarak uluslararası bilgi ve tecrübeyle dünyada kullanılan üretim yeniliklerini ve galvaniz teknolojilerini uygulamak üzere, Gebze’de 16 metre uzunluğunda daha yüksek kapasitede diğer bir tesis için yatırıma başladık. Tesisimiz Türkiye’de en büyük galvanizleme ocağına sahip olacak ve bu yüksek kabiliyetle müşterilerimizin her türlü talebine ve isteğine en kısa zamanda cevap verecek. Gebze İMES OSB’de yıllık kapasitesi 70 bin tonluk bir tesis kuracağız. Projeye inşaatı devam ediyor.2011 yılı ortasında faaliyete geçmeyi planlıyoruz. Stratejik olarak Türkiye’deki galvaniz pazarını arttırmayı, Avrupalı yatırımcıları teşvik edip imalatlarını Türkiye’ye kaydırmalarını sağlamayı planlıyoruz. Ürünlerimizin yaklaşık 70’i müşterilerimiz aracılığıyla yurtdışına ihraç ediliyor. Tesisimiz ISO 9001: 2000 ve ISO 1461 Kalite Belgeleri’ne sahip ve Avrupa Galvanizciler Birliği’ne (EGGA-GA) ve GALDER ‘e üyeyiz.